Image

Valletta’nın turistik sokakları, Mdina’nın tarihi mekanları ve müzeleri, Gozo’nun fotojenik doğal güzellikleri derken, Malta’ya gelen turistlerin genelde es geçtikleri bir şehre, Rabat’a çeviriyoruz bu kez rotamızı. Diğer şehirlere göre daha sessiz, koşuşturmacadan ve karmaşadan uzak, küçük bir kasaba burası ama yer altı mezarlarından etkileyici arkeolojik kalıntılara kadar, içinde keşfedilmeyi bekleyen birçok güzellik barındırıyor.

Yaklaşık 12 bin nüfusa sahip bu kasaba, Malta Hristiyanlığının doğum yeri kabul ediliyor. Şehirdeki kalıntıların çoğu Erken Hristiyanlık ve Geç Roma dönemlerine ait. 

O halde hazırsanız, Mdina’nın ana kapılarına beş dakikalık yürüme mesafesinde olan Rabat’ın dolambaçlı sokaklarına dalıp şehri gezmeye başlayalım.

Howard Bahçeleri

Malta’nın en büyük kamu bahçelerinden olan Howard Bahçeleri (Howard Garden), Rabat ile Mdina şehrini ayıran doğal bir sınır. Genellikle güzel havaların tadını çıkarmak, kitap okumak ve çevredeki küçük işletmelerde oturup kahve içmek için ziyaret ediliyor.

St. Paul Kilisesi

St. Paul Kilisesi, Papa II. John Paul de dahil olmak üzere birçok Katolik için en bilinen hac merkezlerinden biri. Malta’nın son derece Katolik bir ülke olduğu göz önüne alındığında, Rabat’ta bulunan bu kilisenin önemini tahmin edebilirsiniz. Aziz Paul’ün, misyonerleriyle birlikte geçirdiği bir gemi kazasının ardından buraya sığındığı ve kilisenin altındaki yer altı mağarasında yaşamaya başladığı rivayet ediliyor. 17. yüzyıldan kalma etkileyici bir yapı olan St. Paul Kilisesi güzel bir barok cepheye sahiptir ve Pinto’nun St. Paul heykeli ve gümüş kadırga gibi önemli eserlere ev sahipliği yapar.

St. Paul Yeraltı Mezarları

Roma geleneklerine göre ölüler şehrin içine gömülemiyordu. Bu yüzden şehrin yakınlarında yeraltı mezar odaları yapılırdı. Rabat’ın en turistik ve en ilgi çekici yerlerinin başında gelen St. Paul Yeraltı Mezarları, Malta’daki en büyük yeraltı Roma mezarlığı olmasının yanı sıra, Hristiyanlığın Malta’daki en eski kanıtı olması bakımından da tarihi öneme sahip. İki bin metrekareden fazla bir alana yayılmış olan bu heybetli kompleks MS 3. yüzyıla tarihleniyor. Mezarların ve fresklerin bunca yıldır bu kadar iyi korunmuş olması, burayı bu kadar etkileyici yapan detaylardan sadece biri. Yeraltı mezarları haftanın her günü ziyarete açık. Hiçbir detayı gözden kaçırmamak için, burayı gezmeye başlamadan önce müzedeki tanıtım videosunu mutlaka izlemenizi öneririz. 

Image
2

Domvs Romana (Roma Villası)

1881 senesinde, Mdina kapılarının hemen dışında yapılan kazılarda tesadüfen bir yapının varlığı keşfedildi. Daha sonradan genişletilen çalışmalar sonucunda da burasının asil bir Romalıya ait bir zengin villası olduğu anlaşıldı. Yapıldığı dönemden bugüne kadar çok az şeyi ayakta kalabilen bu villayı bu kadar önemli yapan detay ise, döşemelerinin Batı Akdeniz’in en güzel ve en eski mozaik örneklerinden biri olması.

Sonraları etrafına bir bina inşa edilerek müzeye dönüştürülerek, hem villadaki kalıntılar hem de çevredeki arkeolojik kazılarda elde edilmiş olan buluntular burada sergilenmeye başlandı ki bu da, bir koleksiyonu korumak adına bilinçli bir şekilde inşa edilmiş ilk yapı olma özelliğini taşıyordu. O dönemin örf ve adetleri, aile yaşamı gibi detayları öğrenebilmek ve bütün dünyanın hayran olduğu mozaikleri yakından görmek için müzeyi mutlaka ziyaret etmenizi öneririz.

Wignacourt Müzesi

Wignacourt Collegiate Müzesi ismiyle de bilinen müze, yalnızca dış görünüşüyle de Rabat’taki en etkileyici yapılardan biri. Malta Şövalyeleri Nişanı’nın büyük üstatlarından Aloph de Wignacourt’un ikamet yeri olan bina, bugün müzeye dönüştürülmüş durumda. Müzeyi gezdiğinizde hem bir din adamının günlük yaşamına dair bilgiler ediniyorsunuz hem de Kartaca’dan Roma’ya kadar çeşitli kalıntıları görme şansınız oluyor. Müzede aynı zamanda tanınmış Maltalı sanatçıların eserlerinin sergilendiği ayrı bir bölüm de var.

Dingli Kayalıkları

Deniz seviyesinden 250 metre yükseklikte, bir uçurumun en ucunda durduğunuzu düşünün. Karşınızda nefes kesici bir manzara uzanıyor. Nasıl hissettirdi? 

Rabat’ın biraz dışında kalan Dingli Kayalıkları’nı biraz tarif etmeye çalıştık ama gerçeği bambaşka elbette. Eğer yükseklik korkunuz yoksa, özel olarak yapılmış olan balkonlardan gördüğünüz manzarayı hafızanıza kazımak isteyeceğinizden eminiz. Buradan, yaklaşık dört saatlik maceralı bir parkuru yürüyerek, son derece etkileyici bir başka güzellik olan doğal kemer Blue Grottu’yu da ziyaret edebilirsiniz.

Image
3

Rabat’ın Festivalleri ve Bayramları

Aziz Joseph Bayramı: Rabat’ta kutlanan iki köy bayramından ilki olan Aziz Joseph Bayramı, her yıl 19 Mart’ta kilisede yapılan dini ayinle başlar ve kasaba sakinleri tarafından bando, marşlar ve havai fişekler eşliğinde tüm gün coşkuyla kutlanır.

Corpus Domini: Haziran boyunca süren bayram, Rabat’ın başlıca bayramı olarak önem taşır.  Aziz Paul Kilisesi tarafından düzenlenen bayramda hem kilise hem de onu çevreleyen sokaklar, Malta’ya özgü zengin süslemelerle bezenir.