Sicilya’nın güneyinde, Akdeniz’in merkezinde yer alan küçük ve sevimli bir ada Malta. Aynı zamanda Dünya’nın en küçük şarap üretimi yapan ülkelerinden biri. Doğasıyla, tarihiyle ve kültürüyle sık sık başka yazılarımıza da konuk olan bu büyüleyici ada tarihinden aldığı ilhamla ürettiği, tadımı ve kokusu leziz, kalitesi eşsiz şarapları ile meşhur. Fransa ve İtalya gibi ünlü şarap üretim ülkeleri kadar büyük ve bilinen bir yer değil fakat bu durum onu daha da değerli kılıyor. Bu yazımızda sizin için Malta’nın yüzlerce yıllık geleneğinin, ünlü bağlarının ve şaraphanelerin izini sürdük. Herkese keyifli okumalar!

Image
Malta'nın Üzümleri

3,000 Yıllık Bir Gelenek

Malta ikliminin yazın sıcak ve kuru, kışın serin ve yağışlı geçmesi üzüm bağlarının oldukça bereketli mahsuller vermesine ön ayak oluyor. Adaya ilk üzüm bağlarının M.Ö. 800’de Fenikeliler tarafından dikildiği düşünülüyor. Yunan ve Roma hakimiyeti ile de daha da yaygınlaşıyor şarap üretimi ve tüketimi. İlerleyen zamanlarda Arap hakimiyeti ve ardından adanın Britanya kolonisi olmasıyla üzüm bağları yerini pamuk tarlalarına bırakıyor. 19. Yy ile bir yeni doğuş dönemi başlasa da asıl dirilme adanın 2004’te Avrupa Birliği’ne katılmasıyla gerçekleşiyor. Hem yetiştirmede hem de üretimde ciddi bir kalite gelişimi yaşanıyor.

Pazarın uluslararası değil de daha çok yerel olması Malta dışında Malta şaraplarına denk gelmeyi biraz zorlaştırıyor maalesef. Özellikle yazın artan turist nüfusu ile talebi karşılamak pazarın önceliği oluyor. Fakat son zamanlarda daha da gelişen üretim merkezleri sayesinde bu eşsiz şaraplar yavaş yavaş Birleşik Krallık ve Kuzey Avrupa ülkelerinin raflarında yerini almaya başladı.

Malta şaraplarının ülke dışında ender bulunuyor olması onları daha da değerli ve merak uyandırıcı kılıyor elbette.

Yerel Tatlar

Cabernet sauvignon, chardonnay, merlot ve moscato gibi ünlü üzüm çeşitleri birçok kesim tarafından çok sevilip rağbet edilse de son yıllarda ismi çok bilinmeyen, lezzeti gizli kalmış yerel üzümlerle üretilen şaraplar ön plana çıkmaya başlamış durumda. Malta bu bahsettiğimiz uluslararası üzümleri de bünyesinde barındırsa da yerli üzümleri bambaşka bir lezzete sahip. Gellewza üzümü kırmızıların yapımında kullanılıyor. Özellikle köpüklü şaraplarda kullanılan Gellewza tam bir Akdeniz klasiği. Girgentina ise meyveli, içimi hafif fakat az da olsa asidik beyazların yapımında kullanılıyor.

Yine de söylemeliyiz ki, bazı şaraphaneler adanın boyutu ve turizm, yerleşim gibi sebeplerden dolayı kısıtlanan alanlar sebebiyle farklı ülkelerden üzüm ithal etme yoluna gidebiliyor.

Image
Malta'nın Üzümleri-2

En İyi Şaraphaneler

Adım adım ülkenin en büyüğü haline gelen Marsovin’den bahsedelim öncelikle. 1919’da Anthony “Tonin” Cassar tarafından kurulan şaraphanenin başında şu an Tonin’in torunu Jeremy Cassar var. Yıllık 2 milyon şişe şarap üretebiliyor Marsovin. Farklı farklı mahzenleri bulunsa da ana mahzen, Valletta limanı civarında tarihi bir bina içinde son teknoloji ürünlerle leziz mi leziz üretimler yapıyor. En ünlü şaraplarından biri olan “Primus” gellewza ve syrah’nın zarif bir karışımı.

Bir diğer şaraphane ise Ta’ Betta. Valletta ve Mdina’nın güneyinde konuşlanmış bu alan içinde sıcaklıklar biraz daha ılıman. Ağustos ortasında chardonnay ile başlayan hasat Eylül ortasında cabernet sauvignon ile devam ediyor. Kendi tadım odalarına sahip Ta’Betta içinde The Jean Parisot şarabını tatmak mümkün. Bu güzel şarap kayısı, beyaz incir ve vanilya aromalarına sahip.

Dingli uçurumları yakınında bulunan Markus Divinus diğer şaraphanelere göre daha orijinal üretimleri denemesiyle biliniyor. Bu deneylerden en başarılısı sauvignon blanc ve girgentina’yı birleştirerek eşsiz bir tat elde etmek.

1907’de kurulan Delicata şaraphanesi ise daha çok küçük üzüm üreticileri ile çalışmayı tercih ediyor. Yıllık yaklaşık 1,2 milyon şişe üreten Delicata, küçük çaplı üreticilerle çalışması sayesinde çok farklı tatları ve 50’ye yaklaşan çeşitleri bünyesinde barındırabiliyor. Malta’nın tarihine ve doğasına ışık tutan bu girişimin sonucu ödüllere layık görülmüş enfes şaraplar.

Nerde Tatmak Gerekir?

Üreticilerin düzenledikleri turlara katılarak kendi mahzenleri içindeki tadım etkinlikleri akla ilk gelen adım olacaktır elbette fakat buralara gitmek için fırsat bulunmazsa Valletta’daki Trabuxu gibi şarap barları Malta’nın birbirinden leziz şaraplarını tatmak için harika bir nokta olabilir. Yerel üreticileri destekleyen ve menülerine bu eşsiz şarapları ekleyen pek çok restoran da mevcut.

Image
Malta'nın Üzümleri-3

Şarap Festivalleri

Yaz boyunca bu bereketli kültürü kutlamak için Malta’da farklı farklı şarap festivallerinin olduğunu göreceksiniz. Hem yerel üreticilerin ürünlerini denemek hem de uluslararası sergilerle dünyanın her yerinden şarapları tatmak mümkün. Saf bir Malta deneyimi için ilk önerimiz Delicata Classic Wine Festivali olacak şüphesiz. Malta şaraplarının muhteşemliğini kutlamaya adanmış bu festival Valletta içinde yaklaşık 4 gün sürüyor.

Marsovin Summer Wine festivali ise her temmuz Hasting bahçeleri içinde 3 gün boyunca sürüyor. Kaliteli şarap, leziz yemekler ve güzel müziğin buluştuğu festivalde Marsovin 30’dan fazla çeşidini deneyiminize sunuyor.

Son olarak Malta Uluslararası Şarap Festivali’nden bahsedebiliriz. Yeni yeni sahneye çıkan bir festival olsa da hem yerel hem global tatları bir araya getirmesiyle oldukça seviliyor bu festival. 100’den fazla şarabın bulunduğu etkinlikte, uzmanları dinlemek, tematik yiyeceklerin tadına bakmak da mümkün.